15 Mart 2015 Pazar

Nietzsche Ağladığında


2015 #herhaftayabirkitap listemin üçüncü kitabı Nietzsche Ağladığında'yı da bitirmiş bulunuyoruz efendim. Maalesef hedefin çok gerisindeyim. Üretim mühendisi olmak yaramadı, hobilerimi gerçekleştirecek zaman bulamıyorum. İş tatminim yükselirken yaşam tatminim mi düşüyor yoksa? Yok yok öyle değil, okumak için zaman bulabiliyorum ama okuduklarımı paylaşacak kadarı biraz lüks -uykusuz kalmak- anlamına geliyor. Bir süredir beceremedim.

24 Ocak'ta okumaya başladığım kitabı 12 Şubat'ta bitirmişim. Biraz elimde sürünmüş sanki. Nerede o haftada üç kitap okuduğum günlerdeki performansım! Ah, vah, tüh!

Kitabın okuduktan bir ay sonra da onun hakkında yorum yazmak zor oluyor. Aslında okur okumaz paylaşmak lazım. Malum bende hafıza balıktan hallice. Ama kitabın arka kapağı olayı özetliyor. Şimdiye kadar okuduğum en iyi kitap arka kapağı. Ayrıca yoruma gerek kalmıyor. Buyrun efendim, bakalım neymiş?

SAHNE: 
Psikanalizin doğumu arifesindeki 19. yüzyıl Viyana'sı. Entelektüel ortamlar. Hava soğuk

AKTÖRLER:
Nietzsche: Henüz iki kitabı yayımlanmış, kimsenin tanımadığı bir filozof. Yalnızlığı seçmiş. Acılarıyla barışmış. İhaneti tatmış. Tek sahip olduğu şey, valizi ve kafasında tasarladığı kitaplar. Karısı, toplumsal görevleri ve vatanı yok. İnzivayı seviyor. Tanrıyı öldürmüş. "Ümit kötülüklerin en kötüsüdür, çünkü işkenceyi uzatır," diyor. Daha sonra "kendi alevlerinizde yanmaya hazır olmalısınız: Önce kül olmadan kendinizi nasıl yenileyebilirsiniz?" diyecek. Ümitsiz.

Breuer: Efsanevi bir teşhis dehası. Ümitsizlerin kapısını çaldığı doktor. Psikanalizin ilk kurucularından. Kırkında, bütün Avrupalı sanatçı ve düşünürlerin doktoru olmayı başarmış. Güzel bir karısı ve beş çocuğu var. Zengin. Saygın. Hayatı boyunca "ama" pozisyonunda yaşamış biri.

Freud: Breuer'in arkadaşı. Henüz genç. Geleceği parlak. Şimdi yoksul.

Salomé: Erkeklerin başını döndüren kadın. Çekici. Özgür. Evliliğe inanmıyor. Bazen aynı anda birçok erkekle beraber oluyor. Sanatçıları ve düşünürleri tercih ediyor. Kırbacı var.

KONU:
Ümitsizlik. Bir gün, erkeklerin başını döndüren kadın, Salomé, Nietzsche'den habersiz Breuer'e gelir. "Avrupa'nın kültürel geleceği tehlikede, Nietzsche ümitsiz. Ona yardım edin," der. Breuer Salomé'yi tekrar görebilmek umuduyla "Peki" der. Ve varoluşun kader, inanç, hakikat, huzur, mutluluk, acı, özgürlük, irade... ve neden, nasıl gibi en önemli duraklarından geçen bir yolculuk başlar...

0 yorum:

Yorum Gönder